1 Temmuz 2010 Perşembe

Aslan'a Sürpriz Aday!



Cim Bom'da şu anda en çok stoper ve ön libero transferleri konuşuluyor. Ancak perde arkasında başka gelişmeler de yaşanıyor.Baros, Keita, Elano gibi dünya yıldızlarına Sarı-Kırmızılı formayı giydiren yönetim, yine büyük bir bombanın peşinde... Teknik patron Frank Rijkaard’ın hem forvette, hem de kanatta görev yapabilen bir oyuncuyu kadrosunda görmek istediği biliniyor. Hollandalı çalıştırıcının bu doğrultuda Podolski’yi takip ettiği ve yönetime Alman yıldızın transferi konusunda istekte bulunduğu iddia edildi. Bayern Münih’te tutunamayınca Köln’e geri dönen 25 yaşındaki süper solak için şu ana kadar tek resmi girişim İtalya’da sezonu 4. sırada bitiren Sampdoria’dan geldi. Golcü oyuncunun bonservis bedeli yaklaşık 10 milyon Euro. Ancak Dünya Kupası’nda gollerini sıralamaya devam ederse hem fiyatı artabilir, hem de talipleri çoğalabilir. Podolski’nin ismi bir ara Beşiktaş’la da anılmıştı.
Lucas Podolski kimdir?
Doğum Yeri: Polonya 
Uyruğu: Almanya 
Doğum Tarihi: 04.06.1985 
Yaş: 25 
Boy: 1.80 
Mevkii: Forvet 
Kulübü: FC Köln 
Oynadığı Takımlar: Bayern Münih,Bergheim Jugend

0 yorum:

22 Haziran 2010 Salı

Ronaldinho Fener'in Kapısında


Sambacı, Milan'ın ücretini yarıya indirme girişimi üzerine menajerine "Hemen Fenerbahçe ile temasa geç" dedi.Fenerbahçe'de tüm camia yeni golcünün isminin açıklanmasını büyük bir heyecanla beklerken, İtalya'dan sarı-lacivertli taraftarları çok sevindirecek bir haber geldi. İtalya'nın tuttocalcionews.it sitesinin haberine göre, Ronaldinho'nun hem abisi hem menajeri olan Roberto Asis, Milan'lı yönetici Turati ile Brezilya'da pazarlık masasına oturdu ve kardeşinin gelecek sezon bitecek olan sözleşmesini 3 yıl daha uzatmak istediğini söyledi. Fakat Turati, 2 yıl için 8 milyon euro alan Ronaldinho'ya, Milan Başkanı Adriano Galliani'nin talimatıyla 3 yıl için 6 milyon euro önerince Asis şaşkına döndü.




Menajer Asis durumu kardeşine anlattıktan sonra Milan yönetimine, "Ronaldinho'nun talipleri var. İsterseniz bu kulüplerle görüşmelere başlayabiliriz" dedi. İtalyan kulübünün "Transfer görüşmesi yapmakta serbestsiniz" yanıtı üzerine de Asis'in, başta Fenerbahçe olmak üzere, Los Angeles Galaxy, Flamengo ve Manchester City ile temasa geçtiği bildirildi. Şu anda Porto Alegre'de tatil yapan Ronaldinho'nun Milan'ın ücretini yarıya düşürmesi nedeniyle bu kulüpten ayrılmaya kararlı olduğu vurgulandı. Fenerbahçe yönetimi ise şu aşamada Ronaldinho girişimleriyle ilgili olarak sır vermemeyi tercih ediyor.

0 yorum:

8 Haziran 2010 Salı

UEFA O'nu Seçti



Avrupa Futbol Federasyonları Birliği (UEFA), Türk futbolunda geride kalan 2009/2010 sezonunun 'en'lerini belirledi. Avrupa futbolunun patronuna göre, Türkiye'de sezonun en iyi futbolcusu Fenerbahçeli Emre Belözoğlu.UEFA, resmi internet sitesi aracılığıyla yayınladığı bir haberde, Turkcell Süper Lig'de geride kalan sezonu mercek altına aldı. Bursaspor'un, Turkcell Süper Lig'in dramatik son haftasının ardından, İstanbul kulüplerinin 25 yıllık 'tekel'ine son vererek ligde şampiyonluğa ulaşması vurgulanırken, Yeşil-beyazlıların sezona UEFA Avrupa Ligi bileti hedefiyle başladıkları ancak şampiyonluğa ulaştıkları hatırlatıldı.
UEFA, Bursaspor'un GalatasarayFenerbahçeBeşiktaş ve Trabzonspor'dan sonra ligde şampiyonluk yaşayan 5. takım olarak da tarihi bir başarıya imza attığı ziyaretçilerine aktarırken, Ziraat Türkiye Kupası'nı Trabzonspor'un kazandığını, ligden düşen takımları, Bank Asya 1. Lig'den Turkcell Süper Lig'e yükselen takımları, gol krallığı yarışını da belirtti. Fenerbahçe'nin Türkiye Kupası'na 27 yıldır hasret kaldığının vurgulandığı haberde ayrıca Avrupa biletini kapan takımlar da hatırlatıldı.
YILIN FUTBOCUSU: EMRE BELÖZOĞLU
Bu arada UEFA, Türkiye'de yılın futbolcusu olarak Fenerbahçe forması giyen milli futbolcu Emre Belözoğlu'nu gösterdi. UEFA, Fenerbahçe'nin şampiyonluğu kaçırmasına karşın Emre'nin gösterdiği etkileyici performanstan övgüyle söz eden UEFA, milli orta saha oyuncusunun tecrübesi ve mücadelesiyle takımının lig ve kupa yarışını sonuna kadar sürdürmesini sağladığını okurlarına aktardı.
İZLENMESİ GEREKENLER: VOLKAN ŞEN VE OZAN İPEK
UEFA, izlenmesi gerek futbolcular olarak ise Bursaspor'un şampiyonluğunda büyük pay sahibi olan Volkan Şen ile Ozan İpek'i gösterdi. Volkan ve Ozan'ın üstün performanslarının Bursaspor'un tarihi başarısında büyük katkı sağladıkları vurgulanırken, iki oyuncunun da gösterdikleri performansla ilk kez milli takımkadrosuna çağrıldıkları belirtildi.
SEZONUN SÜRPRİZİ: SİVASSPOR
UEFA, sezonun sürprizi olarak ise Sivasspor'u gösterdi. Geçtiğimiz sezonlarda son haftalara kadar şampiyonluğu kovalayan hatta Şampiyonlar Ligi elemeleri oynayanSivasspor'un bu sezon küme düşmeme mücadelesi verdiği hatırlatıldı. Bülent Uygun'un ayrılmasından sonra takımda büyük bir düşüş yaşandığı ve takımın ligi düşme hattının sadece bir basamak yukarısında 15. sırada bitirdiği belirtildi.
SEZONUN RAKAMI: '9'
UEFA, sezonun numarası olarak '9'u belirledi. 9 rakamının önemi ise,Fenerbahçe'nin milli file bekçisi Volkan Demirel'in 7 Mart'tan 9 Mayıs'a kadar tam 9 maç kalesinde gol görmediği vurgulandı.
UEFA, sezonun lafı olarak ise, Bursaspor Teknik Direktörü Ertuğrul Sağlam'ın, "Bizim takımımızın bütçesi 10 milyon euro ancak oyuncularımın hırsı ve çabası 100 milyon euroluk bir takıma eşit" cümlesini seçti.

Aşağıdaki Reklama Tıkla Sizin İçin Daha İyi Hizmet Verelim.
 

0 yorum:

6 Haziran 2010 Pazar

Cimbom'a Altıntop


İngiltere hayali suya düşünce menajeri Fezali ve Sezgin arasındaki görüşmeler yoğunlaştı.Sezonu Eintracht Frankfurt'ta tamamlayan milli oyuncu Halil Altıntop'un önümüzdeki sezon Galatasaray forması giymesine kesin gözüyle bakılıyor. Haziranın sonunda Schalke ile sözleşmesi sona erecek olan Halil Altıntop, İngiltere'de futbol hayatına devam etmek istediğini açıklamıştı. Menajeri Reza Fezali'nin yürüttüğü transfer çalışmalarından bir sonuç çıkmayınca milli oyuncunun Premier Lig hayalleri suya düştü. 

TEKLİFİ 1.5 MİLYON

Hal böyle olunca Adnan Sezgin ile Reza Fezali arasındaki görüşmeler hızlandı. Bonservisi elinde olan oyuncu yıllık 2.5 milyon euro isterken, sarı-kırmızılılar bu fiyatı 1.5 milyon euro'ya çekmek istiyor. Anlaşma sağlanırsa 27 yaşındaki oyuncuyla 3 yıllık sözleşme imzalanacak. Galatasaray, Hamit- Halil kardeşleri birlikte almak istiyordu ama Hamit'in Bayern ile sözleşme uzatmasıyla bu plan yatmıştı.

Aşağıdaki Reklama Tıkla Sizin İçin Daha İyi Hizmet Verelim.
 

1 yorum:

5 Haziran 2010 Cumartesi

Brezilya'nın Yüz Karası!



Brezilyalıları bütün dünya futbol cambazı olarak görür ama bu sambacı tam bir fiyasko.Brezilya'da oynanan Internacional-Corinthians karşılaşmasında meydana gelen olay izleyen herkesi şaşkına çevirdi. 


Ceza sahasının hemen dışında Corintihaslı futbolcunun yaptığı faul üzerine Internacional'li Kleber topun başına geçti. Taraftarların hepsi penaltı olmuş gibi sevindi ama 'futbol cambazı' Kleber topu ıska geçince rakip oyuncular bile bu duruma şaşırdı. 

Boşta kalan topa Andrezinho vurdu ama top üst direğe çarpıp auta gitti. 

İşte Brezilyalı futbolcuların 'yüz karası' Kleberson'un o frikiği.


Aşağıdaki Reklama Tıkla Sizin İçin Daha İyi Hizmet Verelim.
 

0 yorum:

4 Haziran 2010 Cuma

Fener'e İbrahimoviç, Müjdesi



İspanyollar, Barcelona'nın süper yıldızını satmaya hazır olduğunu, F.Bahçe'yle pazarlıkların sürdüğünü duyurdu.Dün, Türkiye'nin yanı sıra dünyada da büyük ses getiren müthiş bir transfer iddiası ortaya atıldı. İspanyol medyası, transferde büyük bomba peşinde olan Fenerbahçe'nin, Barcelona'nın Eto'o+40 milyon euro karşılığı İnter'den transfer ettiği Zlatan İbrahimoviç'in peşine düştüğünü ileri sürdü.


ARADIĞINI BULAMADI
İspanyol devinin, iyi bir paraya Boşnak asıllı İsveçli ünlü golcüsünü satmaya hazır olduğu bildirilirken, iki kulüp arasında görüşmeler yapıldığı çılgınca iddialar arasında yer aldı.

 İspanya'da arzu ettiği ortamı bir türlü bulamayan İbrahimoviç'in, Katalan ekibinden ayrılmasına kesin gözüyle bakılıyor.


Aşağıdaki Reklama Tıkla Sizin İçin Daha İyi Hizmet Verelim.
 

0 yorum:

3 Haziran 2010 Perşembe

Yıldırım: Arkadaşlarımızı Öldürüp Denize Attılar


İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı Başkanı Bülent Yıldırım, gemilere düzenlenen saldırı ve dehşet anlarını anlattı.İnsan Hak ve Hürriyetleri (İHH) İnsani Yardım Vakfı Başkanı Bülent Yıldırım, gemilere düzenlenen saldırı sırasında İsrailli askerlerin silahlarını aldıklarını, ancak kullanmadan denize attıklarını söyledi. "Arkadaşlarımızdan biri teslim olduktan sonra vurulmuştur" diyen Yıldırım, "Bazı arkadaşlarımızı öldürüp denize attılar. İsrail askerini teslim etmeye giden doktoru kurşunladılar. Maksatlı olarak helikopterden üstümüze su döktüler" dedi.


Bülent Yıldırım, Atatürk Havalimanı'nda basın açıklaması yaparak, yaşadıklarını anlattı. 9 gemiyle yola çıktıklarını, gemilerden bir kaçına yolda sabotaj yapıldığını belirten Yıldırım, "Gemiler gelemez oldu. Birkaç gün denizde bekledik. Sonra var olan gemilerle hareket ettik. Biz de İsrail'in bize böyle bir silahlı müdahale edeceğini hissedemedik, anlayamadık" diye konuştu.

İsrail basının bile canlı yayın yaptığını anlatan Yıldırım, gemide 1 yaşında çocuk, kadınlar ve yaşlılar olduğunu söyledi. İsrail'in karasularına hiç girmediklerini vurgulayan Yıldırım, "Hatta dünya tarihinde ilk defa olmuştur ucu açık bir tatbikat ilan etti. 68 mil dedi. Biz radarlarda baktığımızda bunun sanal bir tatbikat olduğunu gördük. 80 milde gittik. Uluslararası sularda gittik ama İsrail bunu anlamadı. Bizim gidiş güzergahımız Mısır'dır. Mısır'dan Gazze'ye gidecektik. Birden bire etrafımızda zodyak botlar çoğaldı. İnsansız uçaklar, helikopterler, 5 tane savaş gemisi, denizaltı. Biz yine yayın yaptık. Açık sahada saldırmazlar en azından böyle bir kafasızlık yapmazlar dedik. Sabah ezanı okunurken namaza durduk. Baktık ki havadan, denizaltıdan, botlarla her türlü araç kullanılarak bize saldırılıyor" dedi.

Bülent Yıldırım, saldırıyı ilk olarak gösteri sandıklarını söyledi. Birden bire İsrailli askerlerin gemiye indirme yaptığını ifade eden Yıldırım, şöyle devam etti;

"Arkadaşlarımız sadece sivil direniş gösterdi. Bütün basın oradaydı. Önce kol kola girin bunları içeri almayın dedik. Ben yiğit adamım. Verdiğim sözde dururum. Onlara sorgu sırasında dedim ki siz krizi yanlış yönetiyorsunuz. 3 gün boyunca bütün birimler sorguladılar. Bana 'sen demirlerle, baltalarla bize saldırılmadığını mı düşünüyorsun' dediler. Demirlerle saldırıldı, niye meşru müdafaa. Ben bunu açıklayacağım dedim. Bizim arkadaşlarımız helikoptere, uçağa, İsrail'in en yetişmiş komandolarına, timlerine karşı. Güya 35. dakikada gerçek mermi kullanma izni almışlar. Peki siz hemen ses bombası, gaz bombası attınız. Attığınız bombalardan parçalar çıktı. İlk kullandığı mermilerden iki tanesi plastik mermisi, bir tanesi de ince çiviye benzer mermiler. Bizim Cevdet kardeşimiz şehit olmuştur. Cevdet kardeşimiz basın mensubudur. İsrailliler ateş ederken sadece fotoğraf çekiyordu. Bir metreden vurdular, beyni parçalandı. Baktık her yerden şehit haberi geliyor. Atılan mermileri gördük ki sahici mermi. Plastik mermilerde öldürüyor, bir metreden atıyorlar. İlk etapta arkadaşlarımız gelenlerden 10 tanesini etkisiz hale getirdi. Araya girdik. Normalde meşru müdafaa."

İsrailli askerlerin silahlarını almayı başardıklarını, buna rağmen 'şehit olacağız ama görüntülere silah kullanırken düşmeyeceğiz' diyerek şahadeti kabul ettiklerini belirten Yıldırım, İsrail askerlerinin silahlarını denize attıklarını ifade etti. Yıldırım, İsrail ordusunun dünyadaki güçlü imajının kaybolduğunu, 3-5 gönüllünün bile askerleri püskürtebildiğini söyledi.

"Arkadaşlarımızdan biri teslim olduktan sonra vurulmuştur" ifadelerini kullanan Yıldırım, yardım gönüllüleri arasında yer alan Endonezyalı bir doktorun İsrail askerlerine su verdiğini söyledi. Endonezyalı doktorun İsrailli askeri teslim ederken diğer askerler tarafından vurulduğunu dile getiren Yıldırım, "Vücuduna 5 tane kurşun isabet etti. Beyaz bayrak olsun diye gömleğimi çıkardım salladım. Beyaz bayrağı görünce dururlar dedik, insanları öldürdüler. Tuvaletin birinde 2 ceset vardı. Kime ait olduğu belli değil, onlar ortada yok" dedi.

Yıldırım, kendilerindeki ölü listesinin daha fazla olduğunu belirterek, şöyle devam etti;

"Bizdeki liste daha kabarık. Kayıplar var. 38 tane yaralıyı doktor arkadaşlarımız elleriyle teslim etti, dönüşte 21 yaralı var dediler. Biz bu kadar duyulmuş olayı gizleyemeyiz dediler. Şehitler ve yaralıların sayısının artmasını bizde istemeyiz. 3 sistem kurmuştuk, onlar bir sistemimizi çökerttiler.Hukukun dışına hiç çıkmadık. Fedakarlık yaptık. İnanmadığımız hukuka bile uyduk. Bizi takip eden bazı ülkelerin savaş gemileri vardı yardım etmediler. Hakkımız vardı, onlardan aldığımız silahları kullanmaya ve onları bile yapmadık. Onlar elimize geçtiğinde tedavileriniz yaptılar. Bazı arkadaşlarımızı öldürüp denize attılar. İsrail askerini teslim etmeye giden doktoru kurşunladılar. Teslim olduk, ellerimizi kaldırdık. Kadınlar olmasa teslim olmazdık. Müslüman, Hıristiyan, Yahudi, Ateist hiçbir geri adım atmadı. 1 yaşındaki çocuğun annesini esir aldılar. Anne ve babasını esir aldılar, çocuğa bakamayınca geri verdiler. Başından vurulmuş, beyni parçalanmış arkadaşlarımız vardı. İki tane çok ağır yaralımızı bırakmak zorunda kaldık. Ama bizim teslim ettiğimiz daha fazla. Belki hafiftiler bize dahil oldular. Ne iftira atacağım, ne gerçekleri saklayacağım."

Yıldırım, İsrail askerlerinin bütün kapıları tuttuklarını, kendilerine silah doğrulatarak, "ayağı kalkanı vuracağız" tehdidinde bulunduklarını söyledi. "Lazeri tutup, sonra vuruyorlardı" diyen Yıldırım, "İngiliz vatandaşı bir kızımız bir yazı yazdı onlara götürdü. Neredeyse vuracaklardı. İnsanlar tuvalet ihtiyacına gidemedi. Hep hakaret ettiler. Ellerinde silah vardı. Geminin ikinci katına aldılar, yerler ıslak, ellerimizi arkadan bağladılar. Bir kısmının önden bağlandı. 5 saate yakın işkence yaptılar.

Maksatlı olarak helikopteri üstümüze getirip, döndürdüler. Helikopter denizden aldığı suyu üstümüze attı. Buz işkencesini gördük" diye konuştu.

Yaralıların aynı anda götürülmek yerine teker teker helikoptere bindirildiklerini söyleyen Yıldırım, "Bir yaralının, vida gibi bir şeyle uyuşturmadan bacağını açtılar. Biz size teslim olduk. Bunların hepsi ortaya çıkacak. Saatlerce bizi bekletiyorlar. Gönlümüzü almaya başladılar. Çünkü Türkiye ve dünya ayağa kalktı. Türk ve dünya halklarına teşekkür ediyorum. Yahudiler Gazze'de olsa ve Müslümanlar zulmü yapsa aynı yardımla yola çıkarım. Bunlar kendilerine zarar verdiler sonra gönlümüzü almaya çalıştılar.

Yemeklerimizi veriyorlar. Gece yarısı kapımızı çalışıyorlar, falan kişi gel diyorlar, sonra saatlerce o kişi ortada yok. Bu ambargo kalkacak. Biz şehit verdik diye bırakmıyoruz. Bu ambargo kalkana kadar devam edeceğiz. İnsanlığın kazandığını hep beraber göreceğiz. Ya bu ambargoyu siz kaldırırısınız, ya da sivil toplum örgütleri olarak vaktini bizim tayin edeceğimiz daha büyük filolar ve araba konvoylarıyla Mısır'dan gidecek şekilde dünyayı ayağa kaldırırız. Ya bu insanları kurtarırsınız ya da biz de sizde bedel ödeyeceğiz. Bütün dünyadaki vicdan sahipleri birleşmiştir. Biz hiçbir şeyden korkmuyoruz" dedi.


Aşağıdaki Reklama Tıkla Sizin İçin Daha İyi Hizmet Verelim.
 

0 yorum:

2 Haziran 2010 Çarşamba

Messi, Sezonun En İyisi


Castrol Klasmanı'nda sezonun en iyi futbolcusu Barcelona'nın Arjantinli yıldızı Lionel Messi seçildi.Sezon sonunda tüm ligin analizini yapan Castrol Klasmanı'nında Barcelonalı yıldız Lionel Messi 2009-2010 sezonunda dünyanın en iyi performans gösteren oyuncusu seçildi. Messi, en yakın rakibi Real Madridli yıldız Cristiano Ronaldo'yu ve Chelsea'den Didier Drogba'yı geride bıraktı. 

Castrol Analistleri, geçtiğimiz 12 ayda Avrupa'nın en iyi 5 ligindeki 2000'den fazla oyuncunun her bir pasını, top çalışını ve her hareketini, objektif bir analiz ve gelişmiş bir teknolojiyle değerlendirerek Castrol Klasmanı'nı hazırladı. 

Yağ uzmanı Castrol'ün yıllık analizi, sezonun ardından Arjantinli yıldızın önümüzdeki ay gerçekleştirilecek olan 2010 FIFA Dünya Kupası'nın öne çıkan siması olacağını ortaya koydu. 

Messi, yıl başlangıcından itibaren 20'si ilk 11'de olmak üzere çıktığı toplam 25 maçta kaydettiği 34 gol ile Avrupa'nın en iyi ligleri arasında gol kralı olarak Barcelona'nın art arda ikinci La Liga şampiyonluğunu kazanmasını sağladı. 

Messi, Nisan ayında yapılan çeyrek final maçında Nou Camp'ta Arsenal'e attığı dört gol de dahil olmak üzere kaydettiği toplam 8 golü ile Avrupa Şampiyonlar Liginin de gol kralı oldu ve Castrol Klasmanı'nda topladığı 2 bin 828 puan ile EDGE Sezon Performansı şampiyonluğunu da elde etti. 

Yüzde 66'lık şut isabet oranıyla La Liga'da rakipsiz olan forvet oyuncusu, UEFA Şampiyonlar Ligi'nde de toplam 28 isabetli şuta sahip. Yalnızca Barçalı takım arkadaşı Xavi'nin 14 asisti ile geçtiği Messi, La Liga'daki 10 asisti sayesinde diğerleri için de gol fırsatı yaratma konusunda aynı şekilde etkili olduğunu gösterdi. 

Ayrıca La Liga'daki 145 ve Şampiyonlar Ligi'ndeki 61 driplingi ile diğer oyuncuları geride bırakarak harika bir performansa imza attı. 

Castrol Klasmanı'nda sezonun en iyi 11 oyuncusu şu şekilde sıralandı: Lionel Messi, Cristiano Ronaldo, Didier Drogba, Wayne Rooney, Arjen Robben, Gonzalo Gerardo Higuain, Fernando Torres, Luis Fabiano, David Villa, Ivica Olic ve Frank James Lampard. 

Castrol Elçisi ve 1998 FIFA Dünya Kupası şampiyonu Marcel Desailly, sezon sonu klasmanına ilişkin olarak, "Messi'nin son 12 ay boyunca sergilediği en büyük gücü kararlı olmasıydı. Oynadığı her maçta rakip için her zaman bir tehdit teşkil edebilen Messi topu kullanma becerisi ile hiç yoktan gol şansı yaratıyor. Top sürme yeteneği onu her seyredişinizde göze çarpıyor, ayrıca çok zeki ve topu ne zaman bırakması gerektiğini çok iyi biliyor. Çoğu oyuncu çalım atabilir ancak bunun sonunu getirebilmek önemli ve Messi sıklıkla kendisi veya takım arkadaşı için bir şut fırsatı yaratıyor" dedi. 

DROGBA PREMIER LIG'DE İLK SIRADA 

Chelsea'nin hem Premier Ligi, hem de FA Kupasını şampiyon olarak tamamlamasında gösterdiği çabaları ile Castrol Klasmanı'nda dördüncü sırada yer alan Manchester United oyuncusu Wayne Rooney'yi geride bırakan Didier Drogba, Castrol Klasmanı'nda üçüncü sıraya yükselerek en yüksek puana sahip Premier Lig oyuncusu oldu. 

29 gol ile Premier Lig'in gol kralı olan Drogba aynı zamanda 10 asiste de sahip ve kaydettiği 67 isabetli şut ile diğer bütün Premier Lig oyuncularını gerisinde bıraktı. 

Castrol analizine göre, Arjen Robben ise en yüksek puanlı Bundesliga oyuncusu oldu. Hollandalı kanat oyuncusu, 12'si yıl başlangıcından itibaren olmak üzere toplam 26 maçta 16 gol atarak takımının 22. lig şampiyonluğunu kazanmasında büyük katkı gösterdi. 

Kanat oyuncusu, eleme turlarında Fiorentina, Manchester United ve Lyon'a gol atarak şampiyonanın son turlarına kadar en iyi Şampiyonlar Ligi performansını gösterdi. 

Mevlüt Erdinç en yüksek puanlı Ligue 1 oyuncusu olarak 42. sırada yer alıyor. 15 gol kaydeden Paris St Germain forveti gol pozisyonlarının yüzde 55'ni gole çevirerek etkileyici bir isabet oranı sergiledi. 

Genel klasmanda 27. sırada yer alan Udinese forveti Antonio di Natale de, attığı 29 gol ile İtalyan ligi gol krallığında birinci sırayı aldıktan sonra Serie A listesinin en üstüne yerleşti. Di Natale, 6 asistle takımının attığı gollerde (54 maçta 35 gol) yüzde 65'lik bir pay sahibi olarak takımının düşme hattından kurtulmasını sağlayan kilit oyuncu oldu. 

Ayrıca İtalya liginde en fazla şut pozisyonuna (152) sahip Di Natale kaleciyi 71 isabetli şutu ile diğer oyunculardan daha fazla zorladı.




Aşağıdaki Reklama Tıkla Sizin İçin Daha İyi Hizmet Verelim.
 

0 yorum:

1 Haziran 2010 Salı

Mısır, Gazze Sınırını Açıyor



Dün 9 kişinin öldüğü Gazze'ye insani yardım götürme girişimi Mısır'ı da şoke etti. Mısır, İsrail'in vahşi tutumu karşında kendi uygulamısını askıya aldı.Mısır, kapalı tutulan Gazze sınırının yardımlar için geçici olarak açılmasına izin verdi.


Gazze ile Mısır arasındaki Rafah sınır geçişi, 25 Kasım 2005’te açıldı ve 25 Haziran 2006’ya kadar açık kaldı.

Bu tarihle Kasım 2006 arasında geçen sürenin büyük bir kısmında güvenlik gerekçeleriyle İsrail tarafından kapatıldı.

2007’de Hamas’ın Gazze Şeridi’nin kontrolünü ele geçirmesiyle Mısır tarafından tamamen kapatıldı.


23 Ocak 2008’de, Hamas militanlarının bombalarıyla Mısır ve Gazze’yi ikiye ayıran duvar yıkıldı.

Dün yaşanan İsrail vahşeti sonrası Mısır, konuya tarafsız kalmadı ve geçici bir süre için Refah kapısını açma kararı verdi.


Aşağıdaki Reklama Tıkla Sizin İçin Daha İyi Hizmet Verelim.
 

0 yorum:

Başbakan'ı Dünya Dinledi!



İsrail askerlerinin “Rotamız Filistin, Yükümüz İnsani Yardım” kampanyası çerçevesinde Gazze'ye yardım taşıyan gemilere düzenlediği saldırıların ardından Güney Amerika...İsrail askerlerinin “Rotamız Filistin, Yükümüz İnsani Yardım” kampanyası çerçevesinde Gazze'ye yardım taşıyan gemilere düzenlediği saldırıların ardından Güney Amerika ziyaretini yarıda keserek Türkiye'ye dönen Başbakan Recep Tayyip Erdoğan'ın grup konuşmasını dünya televizyonları canlı olarak yayınladı. 


Press TV, BBC Arapça, France 24, El Hurra, El Cezire Arapça ve El Cezire International gibi dünya televizyonları, Erdoğan'ın İsrail'e karşı sert ifadeler kullandığı konuşması sırasında yayınlarını keserek Ankara'ya canlı olarak bağlandı. 




Aşağıdaki Reklama Tıkla Sizin İçin Daha İyi Hizmet Verelim.
 

0 yorum:

"Bizi Başkalarına Benzetmeyin Bedeli Ağır Olur"



Başbakan Recep tayyip Erdoğan partisinin grup toplantısında konuştu.Başbakan Erdoğan ilgili bakanlar MİT müsteşarı ve Genelkurmay 2. Başkanı ile Başbakanlık'ta görüşüyor. Terör ve İsrail saldırısıyla ilgili her türlü gelişme masaya yatırıldı. Toplantı sona erdi. Toplantının ardından Başbakan Recep tayyip Erdoğan partisinin grup toplantısında konuştu

İran Büyükelçisi'nin de takip ettiği Erdoğan'ın grup konuşması Arapça ve İngilizce'ye tercüme edilerek yabancı televizyonlar tarafından da yayınlanıyor.
İŞTE BAŞBAKAN'IN KONUŞMASI:

Bugün sadece aziz milletime değil bütün insanlığa seslenmek istiyorum. Dün gecenin en karanlık anında iki kanlı saldırı gerçekleşti. Biri İskenderu'daki askeri birliği yönelik terörist saldırıydı. İkincisi fecir vaktinde Akdeniz sularında insanlık tarihi en ağır yaralarından birini aldı.

İçinde merhamet ve şefkat olan yardım gemiler menzillerine varamadı. Dün sabah, İsrail ordusuna ait silahlı unsurlar, Gazze’ye yardım götüren gemilere saldırıda bulundu. Masum insanların kanını döktü.
İsrail'in Gazze'ye insani yardım götüren  gemilere yaptığı kanlı katliam her türlü laneti hak etmiş bir katliamdır. Yapılan  bu saldırı açıkça uluslararası hukuka yapılmıştır, insanlığın vicdanına yapılmış, dünya barışına yapılmıştır.

Bu saldırı uluslararası hukuka yapılmıştır. İnsanlığın vicdanına yapılmıştır.

İnsanlığın vicdanına diyorum, zira o gemilerde her milletten her dinden insanlar, sadece ama sadece abluka altındaki Gazze’ye insani yardım götürüyorlardı. Gemiler hareket etmeden önce, bütün dünyaya yüklerini niyetlerini deklere etmişti. Bu yardımın şahidi olarak dünyadan ve ülkeden 60 tane gazeteci gemilere binmişti.


Açık denizde mazlum, yoksul insanlara, evleri yıkılmış Filistinlilere yardım götüren 600 insana ve 6 gemiye yapılan bu silahlı saldırının, BM’nin temel felsefesine yapılmış bir saldırı olduğu açıktır.


Gemilerde sivillerden, yardım gönüllülerinden başka yolcu bulunmamaktaydı. Gemilere beyaz bayrak çekilmişti. Tüm bunlara rağmen gemiler silahlı saldırıya maruz kaldı. Biz o sırada Latin Amerika programındaydık. Hatay’da meydana gelen menfur saldırı ve İsrail’in hukuksuz saldırısı nedeniyle temaslarımızı yarıda keserek Türkiye’ye döndük.


Gereken adımları, Türkiye’de arkadaşlarımla müşterek atmaya başladık. Dün sabah Bülent Arınç, ilgili bakanlarla toplantı gerçekleştirerek meseleyi ele aldı. Dışişleri Bakanlığımız, silahlı kuvvetlerimiz gelişmeleri yakından takip ettiler.

Türkiye Cumhuriyeti, uluslararası  hukukun ve diplomasinin bütün imkanlarını kullanmaktadır ve bundan sonra da  kullanacaktır.

Telaviv büyükelçisi geri çağrılmışır. İsrail ile 3 tatbikat iptal edilmişir. BM Güvenlik konseyi İsrail'i kınayan bir açıklama yapmıştır.

Genç milli takımın yapacağı maçlar iptal edilmiştir. İslam Konferansı ve Arap Birliği ile temaslar kurulmuşur.

İsrail yaralıları biz gönderelim demiştir. Yaralıları biz alırız diyerek onların bu teklifini reddettik. Tüm yaralıların Türkiye'ye getirilerek tedavi edilmesi için gereken adımlar atılmıştır.

İsrail bir an önce vehametin durumu anlamalı ve yanlışını düzeltmeli. Gemiler Türkiye Yunanistan ve Komor adaları bandıralıdır. 32 ülkeden insanlar vardır. İsrail insanlık dışı ambargoyu derhal kaldırmalıdır.

Dün yaşananlar insanlığın ortak medeniyeti açısından kara bir leke olmuştur. İnsanlık açısından büylük bir suküttür, alçakca bir pervasızlıktır.

Savaşta kadınlara yaşlılara sivillere din adamlarına saldırılmaz. Yardım görevlilerine saldırılmaz. Savaşta değil barışta saldıranlar insanlığı ayaklar altına almış insanlıktan çıkmış olurlar. Korsanların bile belli hassasiyetleri olur. Hiçbir hassasiyetlere uymayanlara bu sıfatları yakıştırmak iltifat olur.

Sorumsuz pervasız hak hukuk tanımayan saldırısı mutlaka ama mutlaka cezalandırılmalıdır. Türkiye bu işin peşini bırakmayacak.Türkiye yeni yetme köksüz bir devlet değildir.

Kimse Türkiye'nin sabrını test etmemelidir. Türkiye'nin dostluğunu kaybetmek bile başlı başına bir bedeldir. Kanlı saldırıyı izleyen İsrailli vatandaşlar iki ülkenin ilişkilerine ağr bir darbe vurduğunu çok iyi anlamaktadırlar.

İsrail yaptığı haksızlığı antisemizm ile açıklama aymazlığından vazgeçmelidir. Artık mızrak çuvala sığmamaktadır.  İsrail yönetiminin hukuksuzluklarının örtülecek, görmezden gelinecek hali kalmamıştır. Uluslararası toplumun 'yeter artık' deme vakti gelmiştir. BM bu akşam aldığı kınama kararı ile yetinmemelidir.
Biz İsrail halkı ve Musevilerle her zaman dost olduk. Bu saldırıyı şiddetle eleştiren İsrailli insanlar, bu olayın ne kadar büyük bir yanlış olduğunu, dostluğa vurulmuş ağır bir darbe olduğunu çok iyi anlamaktadır.
Mesele hak hukuk tanımayan mevcut yönetiminin, şiddet uygulaması kan dökmesi, barışı tehdit eden yaklaşımlar sergilemesidir.

İsrail yaptığı haksızlıkları güvenlik endişesiyle, anti-smitizmle açıklayamaz. Ortaada şiddeti politika haline getiren, kan akıtmakatan çekinemyen bir yentim bulunuyor. BM Güvenlik Konseyi'nin İsrail hakkında verdiği karaları tanımayan İsrail'dir.

BM Sektereri aradı, Akşam da Obama ile görüşeceğim. Onlara bunları anlatacağım. İsrail bunları bir eyerleden aldığı güçle yapıyor. 

Bu yönetim bunlatrın bedelini ödemelidir. Kendi halkının güvenliğini düşünen devlet bütün dünyanın nefretini kazanarak bunu yapamaz. İsrail etrafındaski savunma kalkanlarını bir bir yok etmekte. 

Kin ve nefreti yaygınlşatırarak etrafına istikrarsızlaştırarak bir çıbvan başı olarak iyor gibi açığa çıkıyor.

İsrail halkına seslenmek istiyorum. Anti semitizme karşı olduk. Şimdi aynı duyarlı tavrı sergilemek İsrail halkı olarak sizdedir. Hükümet ortaklarının her türülü şiddet politikası İsrail'in menfaatini ortadana kaldırmakta sizin güvenşiliğinizi ortadan kaldrımaktadır. 

İsrail devletini korsanlık yapar duruma düşürmektedir. Devlet terörü etmekle, kan dökmekle devlet yönettiğini zanneden bu pervasız politikacılar öncelikle İsrail halkına kötülük etmektedir. 

Türk Musevi cemaatine de teşekkür ediyorum. Musevi vatandaşlarımız Türkiye'nin haklı kaonumunu savunuyor. Onlara kem gözle bakmak kimsenin hakkı değildir.

Bugün yeni bir gündür. Milattır. Hiçbir şeyin eskisi gibi olmayacağı aşikardır.  Alenen cinayet işleyenlerin özür dilemeden insanlığın yüzüne bakması mümklün değildir.

Masum insanalara silahla saldırarak kan akıtmak devlet terörüdür. Bize ateş atıldı. Artık sizin bu yalanlarınızdan bıktık. Dürüst olun. El konulan gemiler personel ve gönüllerle birlikte derhal serbest bırakılmalıdır. Bu saldırı İsrail'in Gazze'ye reva gördüğü zulmü ortaya koydu.
Öldürmeryi iyi bildiklerini yüzlerine söylediklerimiz insanlığa gösterdi. Sedyedeki yaralıyı bile kelepçeliyorlar. İnsanlıktan bunların ne kadar nasibi olduğu dünayaya anlatmak mükün değili.

Kuru kuruya lanetlemek yetmiyor artık netice almamız gerekiyor. Artık gücü değil adalet yerini bulacağını bilmelidir. 

Türkiye hukukun kurallarını uygulayacak. Kan dökücü siayasetiyle İsrail bu cinayeti meşru gösteremez. İsrail hiçbir gerekçe ile elindeki kanı temizleyemez. Akdeniz'deki saldırının ortaya çıkardığı sorun artık dünyanın sorunudur. Hiç kimsenin bu botyutta işlenen cinayete seyirci kalmayacağını dülşünüyoruz.

Her kim kanlı saldırıları görmezden gelirsde onlar da bu saldırı suç ortağıdır. Meselenin terörle mücadele olmadığı bir şehrin insanlarını katletmek olduğu ortaya çıkmıştır.

O insanaların üzerinde fosfor bombaları atacaksınız, camileri, hastaneleri bombalayacaksıızı bunlar yetmez gibi o insanları her türlü ihtiyaçlarından mahrum bırakacaksızın. Yardım görevlilerinden insanlık dışı vahşetinizi esirgemeyeceksiniz Herkes mazur görebilir, göz yumabilir, sinsice desteklerebilir ama İsrail Türkiye'yi başkalarına benzetmek gibi bir hatanın içine düşmesin. Bedeli ağır olur. Açık denizde cinayet işkleyen İsrail kanlı eylemiyle bütün dünyaya karşı tecrit olanatyı seçmiştir. Herkes sırtını dönse bile biz Türkiye olarak Gazze'ye sırtımızı dönemeyeceğiz. Herkes sussa biz Filistin için haykırmaya deva medeceğiz. 

Milletimiz metin olmalıdır. Türkiye'ye yakaşır bir vakar içinde olmalıdır. Yaralılarımızın yaralarını birlikte saracağız. İnsanlarımıza yaraşan da budur. Herkes bilsin ve emin olsun ki insanlığın vicdanından süzülen dostluk gemileri birgün menziline ulaşacaktır.

Bu insanlık dışı operasyonun arkasdında olanlara bir kez daha sesleniyorum. Siz ne kadar saldırganlığın arkadındaysanız biz o kadar barışın adaletin arkasındayız. 

Siz ne kadar Gazze'lilerin karşısındaysanız biz o kadar Filsitinlilerin Gazzelileri arkadındayız, yanındayız. İsrail'in saldırısında hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet diliyorum. 

İsrail hükümeti yaralıları, cenazeleri ve yardım görevlilerini bir an önce teslim etmelidir.
İSKENDERUN'DAKİ SALDIRI

İskenderun'daki nöbet değişimi sırasında vuku bulan hain saldırıyı şiddetle lanetliyorum. Ailerine başsağlığı diliyorum. Terör örgütü alçak ve kanlı yüzünü ortaya koymuştur. Huzur ve güvenliğini hedefleyen bu saldırı amacına ulşamayacaktır. 

Biz analar ağlamasın, demokraitik açılımı  bür sürece soktuk. Türkiye demoktratik standartlarını yükseltiyor. Türkiye ne zaman yükselişe geçse bir karanlık el devreye giriyor. Biz demokrasi dedikçe birileri silaha sarılıyor. 

Biz anayasa değişikliği yapıyor, referandunma gidiyoruz süreç sabote edilmeye çalışıyor. Bu karanlık senerayolar görülmelidir. Demokratikleşmeyi aynı kararlılıkla sürdüreeceğiz. Terör örgütü ve yandaşları asla hain emellerine ulaşamayacaktır.


Aşağıdaki Reklama Tıkla Sizin İçin Daha İyi Hizmet Verelim.
 


0 yorum:

Özel Okullar SBS'ye Göre Öğrenci Alacak



Sınavla öğrenci alan anadolu liseleri Seviye Belirleme Sınavı sonuçlarına göre öğrenci alırken. Özel okullar 8'inci sınıf SBS sonuçlarına göre öğrenci alacaklarını açıkladılar.Geçen yıl kendi sınavlarıyla öğrenci alan yabancı özel okullar, bu yıl ise bu uygulamadan vazgeçildiğini, 8'inci sınıf SBS puanı ile öğrenci alacaklarını ilan ettiler. SABAH bu konuda yapılan değişiklikleri velilere duyurabilmek için, BİLFEN rehber öğretmenleriyle işbirliği yaparak son değişiklikleri değerlendirdi: 


Türk ve yabancı özel okullar, ilköğretim 8'inci sınıf SBS sonucuna göre öğrenci alacak. 
2009 yılında özel okullara girmek isteyen öğrenciler hem 7'nci hem de 8'inci sınıf konularından sorumlulardı. Bu öğrenciler 2 ayrı sınava girmek durumunda kalmışlardı. Bu yıl ise sadece 8'inci sınıf konularından sorumlu oldukları Seviye Belirleme Sınavı'nda (SBS), özel okul tercihi yapmaları yeterli olacak. Yani bu yıl öğrenciler hem 7'nci sınıf konularına çalışmayacak, hem de aynı yıl içinde ikinci bir sınava girmek zorunda kalmayacak. 

Özel okulda eğitimine devam etmek isteyen öğrenciler bu yıl bir tercih listesi oluşturmayacak. Sınav sonucunda her özel okul öğrenci alacağı puanı ilan edecek ve bu puanın üzerindeki öğrenciler tercih ettikleri okula kayıt yaptırabilecek. 

Bir öğrenci birden fazla özel okula ön kayıt yaptırma şansına sahip olacak. Ancak ön kayıt için okula verilen ücretin yüzde 80'ini geri alabilecek, yüzde 20'si ise okulda kalacak. 

Özel Okullar Sınavı ile öğrenci alımı yapan yabancı özel okullar, 2010-2011 öğretim yılında hazırlık sınıflarına, hazırlık sınıfı olmayanlar lise 1'inci sınıflara, ilköğretim 8'inci sınıf SBS sınavı sonuçlarına göre taban puanların ilanıyla, ön kayıt ve kesin kayıt sistemiyle öğrenci alacaklar. Ancak bu sene sadece yabancı özel okullar değil, Türk özel okullar da bu sınavla öğrenci alımı yapacak. Türkiye Özel Okullar Birliği, okullar arasından geçen yıl olduğu gibi 9 kişilik komisyon oluşturduklarını, bu komisyonun 8'inci sınıf SBS puanına göre öğrenci almak isteyen okulların listesini oluşturacağını, listenin Milli Eğitim Bakanlığı'na (MEB) sunulacağını ve sınavla ilgili kayıt-kabul esaslarının belirleneceğini bildirdi. 
ÖZEL OKULLAR İÇİN KAYIT DÖNEMİ 

Özel Okullar, 8'inci Sınıf SBS sonuçlarına göre ön kayıt dönemleri için taban puanlarını okullarında velilerin görebileceği şekilde ilan edecek. 

Adaylar, okullarca belirlenen taban puanına göre kayıt yaptırmak istedikleri okullara, kayıt takviminde belirtilen tarihler arasında başvuruda bulunacaklar. 

Okul kayıt-kabul komisyonları yaptıkları ön kayıt listelerini okulda herkesin görebileceği bir yere asarak ilan edecek. 

Ön kayıt yaptıran öğrencilerden okulun kontenjanı doğrultusunda kesin kayıt hakkı kazananların kayıtları, komisyonca belirlenecek tarihlerde yapılacak. 

Kesin kayıt tarihinde kontenjanın dolmaması ve ilan edilen açık kontenjanın artması durumunda, belirlenen açık kontenjan kadar, sıralama listesinde bulunanlardan okulda bekleyenler tutanakla tespit edilip sıralanacak ve puan sırasına göre kayıt edilecek.

Kaynak : Sabah 

Aşağıdaki Reklama Tıkla Sizin İçin Daha İyi Hizmet Verelim.
 

0 yorum:

31 Mayıs 2010 Pazartesi

Arınç'tan Beklenen Açıklama


Başbakan Yardımcısı ve Bülent Arınç konuşma yapıyor...İşte Arınç'ın açıklamalarından satır başları:
İki üzücü olay, kamuoyunu fevkalade üzmüştür. Çalışmalar yaptık onları takdim etmek sitiyorum. Bunlardan birisi bu gece yarısı İskenderun deniz üs komutanlığına bağlı birliğimize saldırıda bulunulmuştur. Saldırıda 7 askerimiz şehit olmuştur. Nöbet değişimi sırasında gerçekleştirilmiştir. Ağır yaralı üç askerimiz GATA’ya sevk edilirken, diğer askerler iskenderun’daki hastanelerde tedavileri sürmektedir. Terör örgütünü lanetliyoruz, operasyonlar sürmektedir. Demokratik gelişmelerin hız kazandığı her dönemde ortaya konan bu kirli oyunlar amacına ulaşamayacaktır. Bu konuyla ilgili olarak sayın Başbakanı’mız 3 defa bizi aradılar. Başbakan vekili olduğum için konuya el koymamızı istediler. Şehit olan askerlerimize Allahtan rahmet dileklerini ve bütün milletimize başsağlığı dileklerini ifade ettiler. Hiç uyumadığımızı söyleyebilirim.
Arınç İsrail'in yaptığı saldırıyla ilgili şöyle konuştu:
Türkiye Cumhuriyeti bütün kurum ve kuruluşlarıyla gelişmeleri yakından takip etmektedir. Türkiye uluslararası hukukun bütün imkanlarını kullanacaktır. Yaklaşık 35 aydır ambargo uygulanan Gazze halkına insani yardım taşıyan gemiler bugün sabah saat 04.20 sularında İsrail tarafından saldırıya uğramıştır. İsrail Hava Kuvvetleri'nin tamamen sivil gemilere yaptığı bu saldırıyı Türk Milleti ve hükümetimiz adına şiddetle lanetliyoruz.
İsrail, barışı ve insani değerlerini hiçe saydığını bütün dünyaya göstermiştir. Uluslararası hukuka tamamen aykırı olan medeni bir ülkenin devlet aklına uygun düşmeyen bu operasyon insanlık tarihine kara bir leke olarak geçecektir. Bu işin sorumluları insanlık tarihine ve vicdanına hesap vermekten kurtulamayacaktır. Bu saldırı hiçbir şekilde meşru gösterilemez. İnanıyoruz ki, Türk insanının yanısıra bütün insanlık bu saldırıyı lanetleyecektir. Bütün vatandaşlarımızın metanetini koruyacağına gönülden inanıyoruz.
Öncelikle İsrail Büyükelçimiz Ankara'ya geri çağrılmıştır. İsrail'le olan 3 askeri tatbikatı iptal edilmiştir. Genç futbol milli takımımızın İsrail'le maçları iptal edilmiştir. Dışişleri sayın Bakanımız BM Güvenlik Konseyi'nin acilen toplantıya davet etmiştir. Ayrıca sayın Dışişleri Bakanı ve Savunma Bakanı Vecdi Gönül, İsrail Dışişleri Bakanı ile bir telefon konuşması yaparak hassasiyetimizi ortaya koymuştur. Öncelikle güvenliğin saldırısı ve yaralıların bir an evvel Türkiye'ye gönderilmesi için girişimler başlatılmıştır.
Türkiye uluslararası tüm kuruluşları göreve çağırmıştır. İsrail'in dünya kamuoyunun doğru bilgilendirilmesi ve uluslararası işbirliğinden kaçınmamıs gerekmektedir. İsrail'in hareketleri ibretle izlenmektedir. İsrail'in bu saldırısının cevapsız kalmayacağı ve Türkiye ve dünyadan gereken yanıtı alacaktır. İsrail, Gazze'ye dönük ambargoyu derhal kaldırmalıdır. Bu menfur saldırıda hayatını kaybedenlere Allah'tan rahmet, yaralılara acil şifa diliyoruz. Silahlı saldırı hakkında gereken soruşturma yapılacak ve her türlü girişimde bulunacaktır. Saldırıyı gerçekleştirenler, yönlendirenler ve bu operasyon kararını verenler kesinlikle sorumluluktan kurtulamamalıdırlar.

SORU-CEVAP

Bölgeye herhangi bir Türk askeri gemisinin gönderilmesi sözkonusu mudur?

Bu konuda elimizde planlar da var. Bu planlara göre olayın uluslararası açık sularda olduğu gemilerin İsrail karasularında hareket etmediği çok açıktır. Dolayısıyla İsrail'in bu saldırısı kesinlikle kara sularının ihlali olarak anlaşılmamaktadır. Bu korsanlıkla eşdeğer bir eylemdir. Bizim oraya gemi göndermemiz sözkonusu değildir. Türkiye önce diplomatik alanda bu tavrı şiddetle kınayan, yaralılar insanlar için bir an önce uluslararası hukukun yapılmasını arzu eden tutumunu sürdürecektir.



Aşağıdaki Reklama Tıkla Sizin İçin Daha İyi Hizmet Verelim.
 

0 yorum:

İsrail Yardım Gemilerine Saldırdı


Operasyonda 2 kişi öldü, 30 yaralı var ancak İsrail televizyonları en az 16 kişinin öldüğünü duyurdu.Yardım gemileri dün Kıbrıs açıklarından yola çıktıklarında Gazze'de heyecanlı bekleyiş vardı. Gazze limanı Türk bayraklarıyla süslenmişti, teknelere İsraiOperasyonda 2 kişi öldü, 30 yaralı var ancak İsrail televizyonları en az 16 kişinin öldüğünü duyurdu.
Yardım gemileri dün Kıbrıs açıklarından yola çıktıklarında Gazze'de heyecanlı bekleyiş vardı. Gazze limanı Türk bayraklarıyla süslenmişti, teknelere İsrail tarafından öldürülen Filistinlilerin resminin bulunduğu balonlar da asılmıştı. Filistinliler yardım taşıyan filoyu dört gözle bekliyordu, bando bile son hazırlıklarını yapmıştı.
Ancak beklenen olmadı. İsrail gemileri yol boyunca sürekli taciz etti, daha önce gemilere el koyarak içindekileri gözaltına alacağını açıklamıştı fakat İsrail kimsenin beklemediğini yaptı. Gece saat 04.30'da İsrail ordusu yardım filosuna operasyon düzenledi.
İsrail sularına 70 mil açıkta gerçekleşen saldırıda askerler helikopterlerden gemilere indirme yaptı ve silah kullandı.
Televizyonlara yansıyan görüntülerde bir helikopterden bazı askerlerin ellerinde silahla iple sallanarak gemiye indiği ve geminin iç taraflarına geçtiği görüldü.
Askerler gerçek mermilerle ateş açtı, 2 kişi yaşamını, 30 kişi yaralandı. İsrail televizyonları ise operasyonda en az 10 kişinin öldüğünü duyurdu. Ardından gelen haberlerde ise ölü sayısının 16'ya çıktığı açıklandı.

İSRAİL TV'LERİ: GÖZALTINA ALINANLAR HAPSE ATILACAK

İsrail televizyon ve radyo yayınlarında ölü ve yaralı sayısına ilişkin, İsrail kaynaklarına dayalı bir bilgi verilmezken, hep yabancı kaynaklara atıfta bulunulması dikkati çekti, ayrıca gemiye İsrail helikopterlerinden komandoların indiğine ilişkin, Türk televizyonlarından aktarılan görüntüler ekranlara getirildi.
İsrail televizyon kanalları, yaralananların Aşkelon'daki hastaneye sevkedildiklerini belirtirken, operasyonda yaralı askerler de bulunduğunu, bunlardan ağır yaralı birinin de Hayfa'ya nakledildiğini duyurdular.
Bu arada Kanal 10 televizyonu, gözaltına alınanların bir kısmının cezaevlerine konulması için hazırlıklar yapıldığına bültenlerinde yer verdi.
Televizyon ayrıca, Gazze Şeridi'nden botların denize açılmasını önlemek için, Gazze kıyılarının da tümüyle abluka altına alındığını kaydetti.
Kanal 2 televizyonu, gemidekilerin daha önce söyledikleri gibi pasif bir direniş içinde olmadıklarını, askerlere bıçak ve çubuklarla saldırdıklarını da ifade etti.

İSRAİL HABERLERE YASAK KOYDU

İsrail televizyonları ve radyoları, Ankara ve İstanbul'da protesto için toplanan kalabalıkları ve Ankara'daki İsrail büyükelçisinin Dışişleri Bakanlığı'na çağrıldığını da haberlerinde duyurdular. Bu arada, İsrail'den şu ana kadar resmi bir açıklama yapılmadığı dikkati çekti.
İsrail radyosu, askeri sansürün, İsrail'deki hastanelere nakledilen ölü ve yaralılarla ilgili her türlü bilginin yayınına yasak koyduğunu bildirdi.
Radyo, en az bir İsrail hastanesine yaralıların nakledildiğine ilişkin bilgi edindiklerini belirtti ve başka bilgi vermedi. Birçok hastaneye yaralı kabulüne hazırlanmaları talimatı verildi.

GEMİLERLE İRTİBAT KESİLDİ

Daha önce insani yardım filosundaki gemilerden sadece ''Mavi Marmara'' gemisiyle bağlantı kurulabilirken, şu an bu gemi ile de bir bağlantı kurulamıyor.

GEMİLERDE TÜRK MİLLETVEKİLİ DE VAR

Gemilerden birinde İsveç Meclisi'nde bulunan Türk Milletvekili Mehmet Kaplan da bulunuyor. Mehmet Kaplan'ın İsveç'te yaşayan ailesi ve yakınları, İsrail'in gemilere müdahale etmesinden sonra Kaplan ile telefon görüşmesi yapamadıklarını bildirdi.
Kaplan'ın, İsveç Çevre Partisi ile telefon görüşmesi yaparak İsrail askerlerinin gemilere müdahale etmeye başladığını ve gemilere girdiklerini haber verdiği öğrenildi.
Gazze'ye giden yardım filosundaki 6 gemiden 3'ünde insani yardım malzemesi, 3'ünde ise çeşitli ülkelerden yaklaşık 700 insani yardım gönüllüsü bulunuyor. Yardım gönüllüleri arasında 1976 Nobel Barış Ödülü sahibi Kuzey İrlandalı Mairead Corrigan Maguire, yaşlı bir soykırım tanığı, Avrupa ülkelerinden milletvekilleri ve gazeteciler de yer alıyor.

Aşağıdaki Reklama Tıkla Sizin İçin Daha İyi Hizmet Verelim.
 

0 yorum:

30 Mayıs 2010 Pazar

Eurovision'da İkinci Olduk


Norveç'in başkenti Oslo'da gerçekleştirilen 55. Eurovision Şarkı Yarışması'nı Almanya kazandı. Türkiye yarışmayı ikinci olarak tamamladı.55. Eurovision Şarkı Yarışması'nı, Lena'nın söylediği "Satellite (Yıldız)" adlı şarkıyla Almanya kazandı. 246 puan alan şarkı, açık farkla birinci oldu. 


Türkiye'yi "We Could Be The Same (Aynı Olabiliriz)" adlı parçasıyla temsil eden Manga ise, 170 puanla ikinci oldu. 

Türkiye ilk kez Eurovision'da ikincilik derecesi elde etmiş oldu. Hırvatistan, Fransa ve Azerbaycan Türkiye'ye 12 tam puan verirken İsrail, Yunanistan, Kıbrıs Rum Kesimi ve Ermenistan Türkiye'ye puan vermedi. 
Türkiye'ye puan veren ülkeler şöyle: 

Romanya 8 
İrlanda 1 
Almanya 10 
Sırbistan 3 
Arnavutluk 8 
Hırvatistan 12 
Bosna 10 
Finlandiya 3 
Slovenya 2 
Estonya 6 
Azerbaycan 12 
Danimarka 6 
Fransa 12 
İspanya 3 
Bulgaristan 10 
Ukrayna 8 
Norveç 2 
Litvanya 4 
Beyaz Rusya 3 
İsviçre 3 
Belçika 6 
İngiltere 10 
Hollanda 8 
Makedonya 10 
Gürcistan 5 
İsveç 5 
Sahneye stilist Mehmet Acar tarafından hazırlanan "Que" firmasının kostümleri ile çıkan Manga, koreograf Genevieve Cleary'in koreografisi ile diğer ülkelerden değişik gösteri sundu. 

Yarışmadaki tek rock grubu Manga, geleneksel Türk müziği ile modern Batı müziğini karıştırarak sunduğu sahne gösterisiyle çok başarılı şov yaptı. 

Sahnede robot olarak insana dönen ve vokalist Ferman'a sarılan Natalie Marrable'ın, lazer ışıkları ile donanmış giydiği 70 kiloluk kostümü, büyük ilgiyle izlendi.


Hırvatistan, Fransa ve Azerbaycan'a çok teşekkür ederiz.www.pesyamalar.blogspot.com olarak


Aşağıdaki Reklama Tıkla Sizin İçin Daha İyi Hizmet Verelim.
 

0 yorum:

29 Mayıs 2010 Cumartesi

"Bobo, Holosko Ve Baros'a Talibiz"



Bursaspor Kulübü Başkanı İbrahim Yazıcı, Bobo, Holosko ve Baros'a talip olduklarını açıkladı. Şampiyonlar Ligi'nde de iddialı olduklarını söyleyen Başkan Yazıcı, "Süper Lig'de şansla şampiyon olmadığımızı herkese göstereceğiz" dedi.Radyospor'da Özgür Sancar'la Haber Özel Programı'na katılan Yazıcı, Necati transferi konusunda her türlü gelişmenin yaşanabileceğini belirtirken, Şampiyonlar Ligi'ne doğrudan katılacak olmanın transferde işlerini kolaylaştırdığını söyledi. Sercan, Volkan Şen, Ozan İpek gibi yıldız niteliğindeki oyunculara astronomik teklifler gelse bile satmayacaklarını anlatan Yazıcı, yıldız sayısını arttırma politikası izlediklerini bu nedenle Baros, Bobo ve Holosko'ya talip olduklarını açıkladı. 

Bursaspor'un, yeni sezonda hem ligde hem de Şampiyonlar Ligi'nde güzel bir performans sergileyeceğini kaydeden Başkan Yazıcı, "Herkes bizim buralara şansla gelmediğimizi görecek. Taraftarımız Şampiyonlar Ligi'nde Real Madrid ile eşleşmemizi istiyor. Bu konuda şarkılar yazıldı. Real Madrid ile eşleşirsek çok memnun oluruz" dedi.

Yazıcı, Antalyaspor'un golcüsü Necati Ateş transferiyle ilgili de, "Necati, konusunda her türlü gelişme olabilir; transfer listemizde birçok isim var; biz bu isimlerin içerisinden kulübümüzün menfaatlerine uyabilecek isimleri almaya çalışacağız. Şampiyonlar Ligi'ne doğrudan katılacak olmamız transfer çalışmalarımızı kolaylaştırıyor . Yerli, yabancı futbolcular için şampiyonlar liginde oynayacak olmak cazip geliyor. Sezon içerisinde durduğum yerdeyim. Bursaspor büyük hedefi olan takım, dolayısıyla yıldız oyuncu satmaz, yıldız oyuncu alır. Bobo, Baros ve Holosko'ya talibim; herkese talibiz. Neden olmasın, onlar bizim oyuncularımıza talip olurlarsa biz de onlarınkine talip oluruz. Ertuğrul Sağlam'ın da bu konuda bir söylemi var. Bu söylemin sonuna kadar arkasındayız" diye konuştu.


Aşağıdaki Reklama Tıkla Sizin İçin Daha İyi Hizmet Verelim.
 

0 yorum:

Okullar Bayram Sonrası Açılacak



Milli Eğitim Bakanı Nimet Çubukçu, okulların açılış tarihinin bir hafta ertelendiğini bildirdi.Açıklamaya göre, daha önce 13 Eylül Pazartesi olarak duyurulan okul açılış tarihi Ramazan Bayramı’nın 9-11 Eylül’de kutlanacak olması nedeniyle bir hafta ertelenerek 20 Eylül Pazartesi olarak belirlendi. 


Ancak, ilköğretim birinci sınıfa başlayan öğrenciler okula uyum programlarına 13 Eylül’de başlayacak. Eğitim-öğretim yılı takvimi ise şöyle: 

* Okul öncesi ve ilköğretim birinci sınıf öğrencilerinin eğitim-öğretime hazırlanması 13 Eylül 2010-17 Eylül 2010 tarihleri arasında yapılacak. 

* Birinci kanaat dönemi 20 Eylül 2010’da başlayacak ve 28 Ocak 2011 Cuma günü sona erecek. 

* Yarıyıl tatili 31 Ocak-11 Şubat 2011 tarihleri arasında olacak. 

* İkinci kanaat dönemi 14 Şubat 2011 Pazartesi günü başlayacak ve 17 Haziran 2011 Cuma günü sona erecek.


Aşağıdaki Reklama Tıkla Sizin İçin Daha İyi Hizmet Verelim.
 

0 yorum:

footerwidget3

SİTEMİZE HOŞ GELDİNİZ